Bu sene ilkbaharda leyleklerin gelmesini beklemeden, sevgilimle martıları denizde yüzerken gördük. Neyse, sanırım bu nedenle kader hanımefendi yaz ortasına kadar bizi komşu iki adaya keyifli seyahatler yapmaya yöneltti; Midilli ve Sakız.
Bu iki adanın mutfağı, tavernaları, doğası, müzik ve plajları ülkemizde (Ayvalık‘tan bile daha) çok tanınır, sevilir ve süper tercih edilir olduğu için bu pırıltılı, mis kokulu konularda paylaşım yapmanın hiç alemi olmuyor. Bu adalarla ilgili instagramik çerçeveyi biraz derinleştirip, çalan hüzün dolu şarkıların arka planına, devşirme mimarili yapılara, acı anılarla dolu müzelere, tapınaklara gidince yani ortak coğrafyanın, ortak toplumları olarak ortak anılara yani tarihimize yaklaşınca o zaman insanın içi derinden cız ediyor ve üzülüyor.
Eski memleketimiz İstanbul‘un adalarının başına yeni yasa taslağıyla örülmek üzere olan çorap ise insanın yüreğini dağlıyor.
İşte tam da bu nedenlerle yakın adalara seyahat yapmak yerine uzakdoğu adalarına seyahat etmek daha güzel olur diye düşünüp üç ada, üç ülkeyi kapsayan üç haftalık bir seyahat yapmaya karar verdik.
(Siz bu uzuun girişi “sevgili oğlumuzu, canım gelinimizi çok özledik. onları görmeye uzakdoğuya gidiyoruz” diye daha özlüce okuyabilirsiniz.)



Ülkelerin adları şimdilik bende saklı kalsın ama coğrafyası veya belgesel kültürü iyi olanlar hemen bilecektir, gezmeyi planladığımız adaların adları ve bazı ipuçlarını aşağıda veriyorum:
- Ada : Pulau Ujong – 710 km2 , 5,453,600 nüfus (Ülke: 64 ada, 734 km2, 5,637,000 nüfus, ulusal meyve – durian)
- Ada : Honshu – 227,963km2, 104,000,000 nüfus ( Ülke: 14,125 ada, 377,975km2, 125,000,000 nüfus, ulusal meyve – “persimmon” namı diğer Trabzon Hurması)
- Ada : Mactan – 65 km2, 527,000 nüfus (Ülke: 7,641 ada, 300,000 km2, 109,035,000 nüfus, ulusal meyve – mango)
Biraz da coğrafya jargonumuzu tazelemekte fayda var:
Bildiğimiz üzere Kardak kayalıklarına da ada muamelesi yapıyoruz, 2 milyon km2’lik Grönland da resmi olarak gezegenimizin en büyük adası. 7.7 milyon km2 büyüklükteki Avustralya’ya kıta diyoruz. Sınır nerde çizilmiş ben bilmiyorum. Soru çok büyük bir ehemmiyet kesbediyor çünkü Ayvalık’taki Hakkıbey yarımadasına baktıktan sonra koskoca Anadolu’ya da yarımada demek ayıp oluyor sanki.
Bu kadar yoğun bir demografi ve coğrafi bilgi bombardımanına dayanabilen arkadaşlara ödül olarak kapsamlı bir ev ödevi veriyorum: Gezeceğimiz adalardaki üç devlet de “takımada” üzerinde kurulmuş durumda ve biri de “şehir devlet”. Arşipel ne demek ? Bizde kaç tane var ? Dünya’da kaç şehir devlet var ? En zor ve politik soru – ülkemizin kaç adası var ?
Siz bunları keşfederken bize iyi gezmeler.